"Amor Gariboviç’in 'Phoenix Bloom' Koleksiyonu: Kadının Gücü ve Zarafetini Yansıtıyor"
Koleksiyonun adı "Phoenix Bloom," Anka kuşunun yeniden doğuşu ile kadınların içsel gücünü simgeliyor. 8 Ekim'de Venedik Sarayı'nda sergilenecek olan koleksiyon, 55 parçadan oluşuyor ve el işçiliği, güçlü sembollerle bezenmiş tasarımlar içeriyor. Tasarımcı, İstanbul'un kendisi için ilham kaynağı olduğunu vurgularken, gelecekte daha büyük projeler gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Tasarımcı, uzun süredir üzerinde çalıştığı "Phoenix Bloom" isimli yeni couture koleksiyonu hakkında bilgiler paylaştı. Koleksiyon, Anka kuşunun ikonik simgesel anlamı üzerinden ilham alarak, kadınların içsel güçlerini keşfetmelerini amaçlıyor. İlk defilesi ise 8 Ekim'de Venedik Sarayı'nda gerçekleştirilecek.
Hazırlık Süreci ve Duygusal Yolculuk
Tasarımcı, hazırlık sürecinin heyecan dolu anlarla geçtiğini duyurdu. Uzun zamandır bu koleksiyon için çalıştığını belirten tasarımcı, her aşamada büyük bir özen gösterdiklerini ve sürecin, kendisi için yaratıcı bir yolculuk olduğunu ifade etti. Koleksiyon için kesin bir zaman dilimi vermenin zorluğuna dikkat çeken tasarımcı, esasında hayatı boyunca birikim yaptığını söyledi.
"Phoenix Bloom" Koleksiyonunun Anlamı
Yeni koleksiyonun isminin Anka kuşunun yeniden doğuşunu temsil ettiğini belirten tasarımcı, bu isimle her kadının içindeki gücü keşfetmesi gerektiğine vurgu yapıyor. Koleksiyon, 8 Ekim'de Venedik Sarayı'nda ilk kez moda severlere tanıtılacak olup 40 yerli ve yabancı modelin podyumda yer alacağı duyuruldu. Defilenin koreografisi ve prodüksiyonu Öner Evez ve Yakup Biçer tarafından hazırlanıyor.
Koleksiyonun Detayları ve Parçaları
Koleksiyonda dikkat çeken detaylar arasında el işçiliği ve Anka kuşu ile Hibiskus çiçeği gibi semboller yer alıyor. Tasarımcı, bu simgelerin nakış ve baskı desenleriyle harmanlandığını ve koleksiyonun, yaklaşık 55 parçadan oluştuğunu belirtti. Her bir parçanın sembolizmi yansıtacak şekilde tasarlandığı ifade edildi.
Sırbistan'dan Türkiye'ye Uzanan Yolculuk
Tasarımcının yaratıcılık yolculuğu Sırbistan'dan başlayıp 18 yaşında İstanbul'a taşınmasıyla devam etti. İstanbul'da yeni bir yaşam kurmanın mutluluğunu yaşadığını belirten tasarımcı, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nden mezun olduğunu ve bu şehirdeki ilham kaynaklarının kendisi için büyük önem taşıdığını aktardı.
Tasarımda Özgünlük ve Rahatlık
Özgünlük ve farklılığın tasarım sürecindeki önemine değinen tasarımcı, bir tasarımın rahatlığının yanı sıra, özgünlük ve farklılık özelliğinin de güçlü bir ifade biçimi olduğunu vurguladı. Bu nedenle, tasarımlarının her zaman kendine özgü olmasına dikkat ettiklerini dile getirdi.
Giydirdiği Ünlü İsimler ve Gelecek Hayalleri
Giydirdiği ünlü isimler arasında Hande Erçel, Sibel Can, Sıla ve Hadise gibi isimlerin bulunduğunu belirten tasarımcı, bu deneyimlerin kendisi için ne kadar değerli olduğunu dile getirdi. Gelecek hayalleri ise yaratıcı yolculuğunu daha da ileri götürmek ve dünya çapında tanınan bir marka olma hedefi olarak ifade edildi. Kadınların gücünü yansıtan tasarımlarını daha geniş kitlelere ulaştırmak istediğini belirtti.